Dostlar; Siyaset, söylemlerden ziyade strateji gerektiren bir mecradır. Lafazanlıklarla, ucuz kahramanlıklarla da yürümez.

Yürümediği gibi bu mecrada; eleştirmeyen daima yalakalık yapar, yalakalık yapan doğruluktan uzaklaşır, doğruluktan uzaklaşan kişiliğinden ödün verir, kişiliğinden ödün verenden de ne tarih yazması beklenir ne de böyle bir insanın topluma herhangi bir faydası dokunabilir.

***

Havaalanı karşılamalarını panayıra çeviren müteahitlerden tutunda, konvoyda plakası malum araçtan görünsün diye trafiği katledenlere…

Bakan, Genel başkan yardımcısı, vekil, il başkanı gibi makamlarda bulunanların neredeyse araç kapılarını bile yalayanlardan tutunda, resim karesinde yer almak için hemen yanındakilerle omuz omuza mücadeleye girenlere, yer yer çelme takanlara, ayaklarına basanlara, dirsek atanlara…

Sayısız örnek sayabilirim.

***

AK Parti’nin kurulduğu, teşkilatlandığı ilk günlere dönüp bir bakıyorum.

O dönem bu partide görünürsek ‘’irticacı’’ damgası yer miyiz diyen şahsiyetlerin bir çoğu, şu an partide etkin konumlarda…

Dahası düne kadar partiye ana avrat sövenler bile aralarında var.

Yok yok.

İhaleye fesat karıştıranlar, tefecilik yapanlar, hastaneleri rantiye alanına çevirenler, çıkar amaçlı her türlü işi yapanlar, küfürbazlar vs.

Ne ararsanız var teşkilatlarda…

Ve işin daha vahim yanı; bu isimler yalakalık ve pişkinlikleri sayesinde görülmeyecek kadar da temiz siyasetçiyi oynuyorlar!

Sevgi ve saygıyla